İlk Gün

Konu: İlk Gün Çarş. Nis. 29, 2015 3:12 pm

Elissa odasında tarih kitabını ararken bir yandan telefonundan arkadaşına mesaj atıyordu. Sonunda kitabını bulmuştu, her zaman ki gibi diğerlerinin arasında unutmuştu. Koşarak aşağı indi hemen mutfağa gitti ve iki tane tost ekmeği çıkardı ve dolaptan tost yapmak için malzemeleri çıkardı. Dolaptan bir tane de meyveli soda alıp evden çıktı. Arabasına binecekken eve geri dönmek zorunda kalmıştı. Arabaya geri dönüp okula doğru yola çıktı trafik fazla sıkışık değildi. Okula geldiğinde yakın arkadaşı Rose ’yı gördü onun yanına gitti. Birlikte kütüphane ’ye gittiler ders için birkaç kitap alması gerekti.
“Bir an önce bul kitapları burası üstüme geliyor valla.”
“Arada uğrasan aslında çok iyi bir yer çok faydalı şeyler var.”
Aradığı kitabı bulmuştu. Saatine baktı ders başlamak üzereydi hemen sınıfa çıktı.

Herkes çoktan yerine oturmuş, kitaplarını bile açmışlardı. Lisa da yerine oturdu ve kitabını çıkardı. Tam zamanın da gelmişti kısa bir süre sonra öğretmen gelmişti. Sıkıcı bir dersin ardından teneffüs zili çalmıştı. Bahçe’ye çıkıp etrafa göz gezdirdi, en sakin yeri buldu ve oraya oturdu. Yanında getirdiği sandviçi çıkardı ve yemeğe başladı. Yanına koşarak Rose gelmişti onunda elinde bir meyve suyu vardı içerken bir yandan da konuşuyordu.
“Bugün okula yeni bir çocuk gelmiş adı Nate çok yakışıklı.”
“Tabi, eminim öyledir. İstersen bunu abim’e söyle biliyorsun kıskanç.”
Ne zaman bir erkek arkadaşı olsa abisi çocuğa yapmadığını bırakmazdı. Ve genelde hep haklı çıkardı. Onlar sohbet ederken Rose’nun erkek arkadaşı da yanlarına geldi.
“Kızlar! Neden beni beklemediniz. Bak işte zil çaldı konuşamadık bugün sevgilimle.”

Lisa onları dinlemeden sınıfa doğru yürümeye başladı. Koridor çok kalabalıktı, sınıfa girmek için herkes koşturuyordu. Lisa kimseye çarpmamak için dikkatlice yürüyordu, birden kendini yerde buldu. Kafasını kaldırdı yavaşça ve ona bakan bir çift yeşil göz gördü çocuk sırıtıyordu. Lisa ise sinirle yerinden kalktı ve üstünü temizledi.
“Komik mi sence? Önüne baksana biraz.”
Çocuk yerde duran telefonu alıp Lia’ya uzattı, ardından sırıtarak sınıf girmişti. Lia telefonunu cebine koyup oda arkasından sınıfa girdi. Hemen arkasında Rose duruyordu elini omzuna attı ve Lisa ile birlikte sıraya kadar yürüdüler. Artık derslerden sıkılmışlardı tek mutlu eden şey ise bunun son ders olmasıydı. Durmadan saatine bakıyordu, gözü bir ara demin ki ukala takıldı biri ile mesajlaşıyordu göz göze gelmişlerdi.

Lisa hemen gözleri kaçırdı ve defterine bir şeyler karalamaya başladı. O tarafa bakmamak için çok uğraşmış, zilin çalması ile rahat bir nefes almıştı. Dolabının önünde durmuş yarın ki dersler için çıkardığı notları aldı ve çantasına koydu. Arabasına çantasına attı ve Rose ’yi beklemeye başladı. Yarım saat süren bekleyişin ardından gelmişti.
“Gelmeseydin keşke. Valla ömrüm seni beklemek ile geçti.”
“Aşk olsun şekerim. Bu arada dikkatimi çekmedi değil yeni çocuk ile aranız iyi galiba.”
“O ukala şey mi asla! Hem bana çarpıyor hem de sırıtıyor.”
Yolda giderlerken Rose tüm gün biriktirdiği dedikoduları anlatıyordu. Eve geldiklerinde Lisa önce arabasının arkasına koyduğu eşyalarını aldı ve eve girdi. Rose nerede ise sekiz senedir bu eve geliyordu burada yaşıyor gibiydi alışmıştı.

Yemek için bir şeyler hazırlamaya başladılar. Lisa meyve salatası hazırlıyordu, Rose ise krem şanti yapıyordu. Bir yandan da bugünkü olanları konuşuyorlardı.
“Bence hoş bir çocuk bakışları falan çok hoş değil mi?”
“Hangi çocuk? Şu kendini beğenmiş olan mı? Hiçte hoş biri değil.”
Rose manalı bir bakış atmıştı, Lisa ise ona ufak bir gülümseme ile karşılık verdi.

Salata ve içecekler ile salona geçtiler. Lisa hoş bir film koymuştu DVD çalara bir yandan izliyor, bir yandan da yeni çocuktan konuşuyorlardı. Film sonuna doğru sıkmaya başlamıştı, sonunu beklemeden kapattılar. Rose hemen yeni bir konu açtı ve sevgilisi ile ilişkilerinden bahsetmeye başladı. Kafasına yeni çocuk ile Lisa’nın arasını yapmayı koymuştu bu yüzden hep o çocuktan bahsediyordu.
“Kabul et hoş çocuk. Bak şunu kabul et bu konu kapansın.”
“Tamam, kabul ediyorum hoş çocuk neydi adı? Nate tamam gözleri çok hoş, fiziği de fena değil ama… Tamam ya hoşlandım ama olmaz.”
“Kimden hoşlandın?”
Lisa arkasına baktığında ceketi elinde duran abisini gördü. Kalbinin atışı iki kat artmıştı bunu önlemeye çalışırken Rose çoktan eşyalarını toplayıp gitmişti Lisa da odasına kaçmıştı. Hemen duşa girdi abisi ile konuşmaktan kaçmak için.

Duştan çıktığında biraz da olsa rahatlamıştı. Dolaptan kendine bir rambo atlet çıkarmış üstüne de siyah kısa bir hırka aldı. Her zaman giydiği siyah pantolonu da giyip aşağı indi. Abisi ortalıkta görünmüyordu, eline edebiyat öğretmeninin tavsiye ettiği kitabı aldı.
“Gözleri çok hoş, fiziği fena değil ha. Kimmiş bu çocuk söyle bakalım.”
“Kimse değil Rosalinda konuşmayı bıraksın diye dedim.”
Abisi buna pek inanmamıştı, Lisa da zaten söylediklerine inanmamıştı. Abisi tam karşına oturmuş bir yandan telefonu ile uğraşıyor, bir yandan da konuşuyordu.
“ Konuştuklarınız ile senin söylediklerin bir birine çok zıt.”
“Yani senin bizi dinlemen sorun değil ama benim yalan söylemem mi yanlış.”
Lia bunların kızsal meseleler olduğu söylerken klasik kesme işaretini yapmıştı.

Abisi kalkıp gitmişti bile. Lia ise kitabını okumaya devam edecekti ki telefonu çalmaya başladı, önce ekrana baktı. Kitabı kenara koyup telefonu açtı.
“Acil yardımın lazım! Bir vampir burada yardımın lazım.”
“Anladım hemen geliyorum. Yanıma gerekli eşyaları alıp yola çıkıyorum bile.”
Lisa hemen odasına çıktı ve gerekli birkaç eşya aldı. Arabaya binerken aklı abisinde kalmıştı ona haber vermesi gerekliydi ama bu defa kendi halletmek istemişti. Yolda giderken yapacağı planı düşündü kurt adamsa onu güçsüz düşürmeliydi. Bunun tek yolu da mine çiçeği yada kazık kullanmalıydı. Bu defa yalnız yapmalıydı kimseye ihtiyacı yoktu, çalışmaları bitirmiş bilge druid olmuştu. Abisi buna rağmen onu korumaktan hiç vazgeçmemişti, Lia bunu çok sevse de artık istemiyordu.

Konu: Geri: İlk Gün C.tesi Mayıs 02, 2015 10:58 pm

Rose okula geldiğinde en yakın arkadaşı Lisa’yı gördü ve onun yanına gitti. Birlikte kütüphane ’ye gittiler ders için birkaç kitap alması gerekti. Rose buradan nefret ediyordu, her zaman.
“Bir an önce bul kitapları burası üstüme geliyor valla.”
“Arada uğrasan aslında çok iyi bir yer çok faydalı şeyler var.”

Lisa yanında getirdiği sandviçi çıkardı ve yemeğe başlamıştı. Rose yanına koşarak gitmişti onunda elinde bir meyve suyu vardı içerken bir yandan da konuşuyordu.
“Bugün okula yeni bir çocuk gelmiş adı Nate çok yakışıklı.”
“Tabi, eminim öyledir. İstersen bunu abim’e söyle biliyorsun kıskanç.”
Lisa’nın abisi pek anlayışlı değildi. Kendi kızlar konusunda pek öyle değildi ama söz konusu kardeşi olunca daha şey olabiliyordu. Rose’in sevgilisi de gelmişti yanına.
“Kızlar! Neden beni beklemediniz. Bak işte zil çaldı konuşamadık bugün sevgilimle.”

Camdan Lisa’ya baktı. Arabasına çantasına attı ve büyük bir ihtimal ile Rose ’yi beklemeye başladı. Yarım saat süren bekleyişin ardından gelmişti.
“Gelmeseydin keşke. Valla ömrüm seni beklemek ile geçti.”
“Aşk olsun şekerim. Bu arada dikkatimi çekmedi değil yeni çocuk ile aranız iyi galiba.”
“O ukala şey mi asla! Hem bana çarpıyor hem de sırıtıyor.”
Rose tüm gün biriktirdiği dedikoduları anlatıyordu yolda. Eve geldiklerinde Lisa önce arabasının arkasına koyduğu eşyalarını aldı ve eve girdi. Rose nerede ise sekiz senedir bu eve geliyordu burada yaşıyordu.

Yemek için bir şeyler hazırlamaya başladılar. Lisa meyve salatası hazırlıyordu, Rose ise krem şanti yapıyordu. Bir yandan da bugünkü olanları konuşuyorlardı.
“Bence hoş bir çocuk bakışları falan çok hoş değil mi?”
“Hangi çocuk? Şu kendini beğenmiş olan mı? Hiçte hoş biri değil.”
Rose manalı bir bakış atmıştı, Lisa ise ona ufak bir gülümseme ile karşılık verdi.

Salata ve içecekler ile salona geçtiler. Lisa hoş bir film koymuştu DVD çalara bir yandan izliyor, bir yandan da yeni çocuktan konuşuyorlardı. Film sonuna doğru sıkmaya başlamıştı, sonunu beklemeden kapattılar. Rose hemen yeni bir konu açtı ve sevgilisi ile ilişkilerinden bahsetmeye başladı. Kafasına yeni çocuk ile Lisa’nın arasını yapmayı koymuştu bu yüzden hep o çocuktan bahsediyordu.
“Kabul et hoş çocuk. Bak şunu kabul et bu konu kapansın.”
“Tamam, kabul ediyorum hoş çocuk neydi adı? Nate tamam gözleri çok hoş, fiziği de fena değil ama… Tamam ya hoşlandım ama olmaz.”
“Kimden hoşlandın?” İkisi de ürkmüştü.

Lisa arkasına baktığında ceketi elinde duran abisini gördü. Kalbinin atışı iki kat artmıştı bunu önlemeye çalışırken Rose çoktan eşyalarını toplayıp gitmişti Lisa da odasına kaçmıştı. Yolda erkek arkadaşını aradı ama açan olmadı. Yakın arkadaşı Josh’ı aradı oda annesinin evinde olduğunu söylemişti. Hemen yola çıktı. Eve geldiğinde kapı açıktı. İçeriden sesler geliyordu. Birden içerden üstünde havlu ile Olivia çıkmıştı. Rose neye uğradığını şaşırmıştı. Bir an gözyaşlarına hâkim olamadı.
“Frank nerede! Seni adi sü***k! Nerede o şerefsiz söyle.”
Rose daha fazla kalmak istemedi ve dışarı çıktı. Arkasına dönüp eve baktı tekrar.

Konu: Geri: İlk Gün Paz Mayıs 03, 2015 2:54 pm

Elissa işlerini bitirip döndüğünde çok yorgundu. Kendini yatağa attı. Uykusu çoktu, abisi evde yoktu. Yorgunluğuna fazla dayanamadı ve yattı. Gece bazen kabuslar görüyordu. Lisa sabah telaş içinde yatağından doğruldu çok hızlı nefes alıyordu lavaboya gidip yüzünü yıkadı aynaya bakınca gözlerindeki öfke kendini bile korkutuyordu. Gördüğü kâbus’un etkisindeydi hala her gece aynı kâbus. Ardından duşa girdi. Aşağı inip kitaplık da duran birkaç kitabı da koliye koydu ve ağzını bantladı yarım saat sonra eşyaları almak için görevliler geldi. Annesinden ve abisinden kalan eski eşyalarını verecekti. Yatağa döndü hala uykusu vardı. Öylece yatarken telefonu çaldı arayan Rose'du. Okulu tamamen unutmuştu.

Elissa kalktı üzerini değiştirip dünden dolaba koyduğu sandviç ’ini aldı tam çıkmak üzere iken kitaplarını unuttuğunu fark etti hemen yukarıdan kitapları alıp yola koyuldu bir kahveci dükkânına girdi. ''Günaydın sütlü ve az şekerli kahve lütfen'' dedi yerleri silen kıza, kahvesini alıp yoluna devam etti. Aldığı bir koku dikkatini çekti bu kokuyu daha öncede almıştı köşede duran adama baktı yüzü görünmüyordu ama kokusunu tanımıştı kahvesini yere düşüp adama doğru yürümeye başladı adam köşeyi dönmüştü Lisa da arkasındaydı oda köşeyi döndü tam karşısında iki tane adam vardı ve peşinden gittiği adam ortalıkta yoktu Elissa onlara doğru yürümeye başladı. İkisini ısırdığında kendini kontrol edemiyordu. Yolu değiştirip eve geri döndü. Abisi evdeyken gelmişti. Yaptığı şeyden dolayı utanıyordu aslında.